Çiçek
Nazlı çiçek, sözlü çiçek, nedir bu duyduğum?
Nedir derdin? Nedir bu sıkıntı, bunca acı?
Garip bir ömür şarkısı kafamda çalıyor
Artık seni anımsamayacağım bir daha
Varsın bitsin sana bağışladığım bu zevkler
Dindirsin keman sesleri gayesini hüznün!
Elveda mutluluk! Elveda renkli bahçeler!
Neden, niye bu çileler gelmiş de geçecek?
Nerede güzelliğine ışık tutan güneş?
Sen bayrak gibisin, durmadan hep dalgalanan
Sen ahu gibisin, masum, ciddi ve şefkatli
Seni bana hapsetsem, süratli mızrağımla
Derinden sana dönecektir bütün yollarım
Bana seni koparabilir miyim ezelden?
Şahinler gibi uçup da kurtulsam o yerden,
Niye sokak arıyorum dün tepelediğim?
Bir yol var, izini asla bırakamadığım
O yer, dolanır dolaşır sende esrarengiz
Nede merhametsiz bir aşksın be ebediyet!
Sarılmışsın benliğime sade benden hariç
Bak bileklerinde kelepçelerim var senin
Güzelliğine feda oldum istifadenin
Hakikat gerçekten döner-dolap, kader güzel:
Sevgilim, meleğim; yahu, bırak da çıkayım!
- İngilizce (English) -
FLOWER
Farewell happiness! Farewell colorful gardens!
Why, why will these troubles come and go?
Where is the sun that lights up your beauty?
If I imprison you with my swift spear
All my paths will deeply return to you
Can I sever you from eternity?
If I could fly away like hawks from that place,
Why am I searching for the street that I roamed yesterday?
There's a path, whose track I could never abandon
That place, mysteriously revolves around you
You are a merciless love, oh eternity!
You have clung to my self, purely aside from me
Look, I have shackles on your wrists
I am a sacrifice for your beauty, all to your benefit.
The truth is really a merry-go-round, fate is beautiful:
My love, my angel; gosh, let go let me out!
© 2013 - Tacettin Fidan